Gastroshow'da iklim değişikliği ve gastronomi turizmi konuşuldu

Özellikle Türk kahvesinin dünyaya tanıtılması üzerinde durulan Gastronomi Turizmi panelinde, Arzum Yönetim Kurulu Lideri Murat Kolbaşı tarafından  yurtdışında gittiğiniz her  restoranda Türk kahvesi isteyin daveti da yapıldı.

“Sağlıklı beslenme ve Dünyadaki İklim Değişikliğinin Yemeklere Etkisi” panelinde moderatörlük yapan Etraf Mühendisi Doç. Dr. Efsun Dindar, gıdanın iklim krizi sonrası sıhhate tesirine ait dünyanın ısındıkça yok olmaya mahkum olduğuna dikkat çekerek, “Doğaya hürmet duyup ekolojik dengeyi bozmadan gelecek jenerasyonlara sağlıklı bir besin kültürü bırakmamız gerekiyor” dedi. 

Demet Sabancı Çetindoğan: “Üretici kadınlarımızla  yöresel eserleri iktisada kazandırıyoruz”

Demsa Group Yönetim Kurulu Lideri Demet Sabancı Çetindoğan, MEB sertifikalı eğitimlerle bayanları isithdama kazandırdıklarını belirterek, “Bizler üretici kadınlarımızla unutulmaya yüz tutmuş yöresel eserleri iktisada kazandırmak ve bayan istihdamını artırmak için elimizden geleni yapıyoruz. Bu manada Türk gastronomisini geliştirmek için özel çalışmalar yürütüyoruz. Biz vilayet il gezerek her yörenin kendi eserlerini farklı maksat ve tekniklerle üretilmesini sağlamaya çalışıyoruz” dedi. 

Eski Turizm Bakanı Bülent Akarcalı: “Sürdürülebilirliği devlet değil, özel şirketler sağlayabilir”

Panelde kelam alan bir öbür konuşmacı olarak Eski Turizm Bakanı Bülent Akarcalı, Fransız mutfağı Avrupa’nın bir numaralı mutfağı olsa da, Fransa’da turizm bakanlığı olmamasına dikkat çekti.  Akarcalı, “Türkiye’deki temel sorun bununla ilgili kurumlar olmasına karşın her şeyin devletten beklendiği bir durum oluşuyor. Ancak sürdürülebilirliği sağlamak için kurumların buna hizmet edip kendi imkanlarıyla uğraş göstermesi gerekiyor. Bu sebeple sürdürülebilirliği devlet değil özel şirketler sağlayabilir. Türkiye’nin kâfi sermaye ve birikimi var; şu kademeden sonra devletin özel şirketlerin önünü açması gerekiyor. Türkiye’de turizmin gelişme turizm mevduatının az olmasından kaynaklanıyordu. Gastronominin gelişmesi sunum ve tekniğin de tıpkı formda gelişmesi gerekiyor” dedi. 

Koçulu Peynircilik Yönetim Kurulu Lideri: “Tüketim çılgınlığı toprağın randımanını azalttı”

Panelin konuşmacıları ortasında yer alan Koçulu Peynircilik Yönetim Kurulu Lideri İlhan Koçulu, israfa dikkat çektiği konuşmasında, “İklim krizi olduğunu birinci evvel israf ve ekmek kokusunun yok olmasıyla anladığımızı düşünüyorum. Biz insanlık olarak soyumuzu sürdürmek yerine çok fazla israf ediyoruz. Evvelce topraktan aldığımız randıman daha yüksekken artık bu tüketim çılgınlığıyla düzgünce azaldı. Adana bölgesinde toprağın PH bedelleri son yıllarda çok fazla düştü. Bu da toprağın randımanını düşürüp bizleri tahminen de ilerde kıtlığa sürükleyecek. Gastronominin temel gayesi soframıza yemek koymaktır ancak biz bu israf anlayışıyla temel hedefimizin dışına çıktık” dedi. 

Yazar ve İş İnsanı Sema Soykan: “Dünyaya meyve ve kuruyemiş alışkanlığını biz kazandırdık”

Ülke olarak kültürel ve tarihi olarak güçlü bir coğrafyada yaşıyoruz. Bundan sonra da kültürel ve lisan zenginliğimizi sonraki nesillere yanlışsız formda aktarmamız gerekiyor. Biz ülkece 1700 yılından beri avokado yetiştiren bir ülkeyiz. Lakin o periyot avokado ağaçları ülkede yasaklanınca 250 yıldan fazla müddet ülkemizde yetişmese de son yıllarda ülkemizde avokado yetişiyor. Osmanlı devrinde meyve ve kuruyemiş çok yaygın olduğu için dünyaya da bu alışkanlığı biz verdik diyebiliriz. 

Gastronomi dünyasına taraf veren pek çok kıymetli ismi ağırlayan Gastroshow’un son panelindeyse “Gastronomi Turizmindeki Yeni Trendler” konusu ele alındı.

Arzum Yönetim Kurulu Lideri Murat Kolbaşı: “Gastronomi turizminin büyümesi için devlet dayanağını artırmalıyız”

Gastronomi turizminin büyümesi açısından stratejik olarak devlet dayanağının artırılması gerektiğini belirten Arzum Yönetim Kurulu Lideri Murat Kolbaşı, “Bizim döner üzere eserlerimize bile yurt dışında sahip çıkılması bizi üzse de ülkemizde birtakım şirketlerimiz kendi kıymetlerimize sahip çıkmada büyük yardımcı oluyor. Gastronomi turizmin her noktasında yer alıyor. Yemek ve kahve tüm dünyada çok farklı noktalara gidiyor. Bu açıdan bizim de ülke olarak yemeklerimizi geliştirip bir standart sağlamamız gerekiyor. Gastronomiyle turizmi iç içe geçirip bunu kültürümüze de entegre etmeliyiz” dedi. 

Türk kahvesinin UNESCO tarafından tescil edilen birinci içecek Türk kahvesi olduğuna dikkat çeken Kolbaşı, “Türkiye’de gastronomi son yıllarda tüm dünyadaki ehemmiyetini artırdı. Lakin elimizde Türk kahvesi üzere tescilli bir eseri var. Bizim de bunun irtibatını ve tanıtımını daha da artırıp herkese göstermemiz gerekiyor. Odağımızı da Türk kahvesine verip kahvemizin dünyaya tanıtımını yanlışsız halde yapmalıyız” dedi. 

Pronto Tur Yönetim Kurulu Lideri Ali Onaran: “Türk kahvesini yurtdışında tanıtmalıyız”

Pronto Tur Yönetim Kurulu Lideri Ali Onaran, Türk kahvesi tarihi kıymete sahip olduğunu belirterek, “Türk kahvesini yurt dışına tanıtmalı ve bunu başka ülkeler üzere yanlışsız formda pazarlamalıyız. Bizim tıpkı vakitte Türk kahvesini dünyaya devletimizin dayanağı ve markalarımızın teşebbüsüyle yayılımını artırmalıyız” dedi. 

Espressobar Kurucu Ortak Sam Çeviköz: “Türk kahvesini tüm dünyaya tanıtmak istiyorum”

Türkiye’de üçüncü kuşak kahve akımını kendisinin başlattığını belirten Espressobar Kurucu Ortak Sam Çeviköz, “Türk kahvesini Avustralya başta olmak üzere tüm dünyaya tanıtmak istiyorum. Kendi takımımızı de bu doğrultuda kurup onlardan büyük takviye aldık. Türkiye’de üçüncü jenerasyon kahve birinci biz başlattık şu anda amacımız dördündü jenerasyon kahveyi oluşturmak. Bu açıdan başarıyı sağlamanın temel yolu gerçek gruba güvenip onların bilgilerinden yararlanmaktan geçiyor” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı